Her Hak Ödenir, Anne Hakkı Hariç

Aziz Babuşcu, 12 Mayıs Anneler Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı.

Babuşcu’nun mesajı şöyle:

“Annelerimiz, birey olarak merhamet, sevgi ve şefkatin zirvesi, toplumsal anlamda da kadınıyla erkeğiyle hepimizin sıcak kucağında yetiştiğimiz emsalsiz bir okuldur. Annelerimizin, bir yandan günlük hayatın getirdiği her türlü sıkıntıya göğüs gerip yerine göre tarlada ırgat, fabrikada işçi, hastanede doktor-hemşire, okulda öğretmen olarak görev yaparken diğer yandan da aile denen temel yapının içinde en ağır görevleri üstlenmeleri, her türlü takdirin ötesindedir.

Şuna içtenlikle inanıyoruz ki; Sağlıklı nesillerin yetiştirilmesinde her zaman büyük bir sorumluluk üstlenmiş olan anneler, aile ve toplum hayatının en temel direğidir. Yeni nesillerin kişilik ve geleceklerinin şekillendirilmesinde de en önemli görevi, yine anneler üstlenmektedir. Her anne özeldir. Her anne insan hayatında ömür boyu sürecek bir sıcaklığın, sığınılacak en güvenilir limanın adıdır.

Atalarımız ne güzel söylemiş: Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar. Dünyada bir annenin çocuğuna sevgisi kadar yalın, katışıksız, hesapsız, karşılık beklenmeyen ve samimiyeti asla tartışılamayacak hangi sevgi vardır? Bundan dolayı, her biri birer sevgi ve şefkat sembolü olan annelerimize ne kadar hizmet etsek, ne kadar saygı ve sevgi göstersek azdır. Onlara olan ilgiyi sadece bir günle sınırlı tutmayıp fazlasıyla hak ettikleri saygı ve sevgiyi tüm bir ömür boyunca göstermek her evladın en birinci görevidir.

Bizim medeniyetimiz, anneyi bir insanın hayatta iyiliğe en çok muhatap tutulması, gönlü en çok hoşnut kılınması gereken kişi olarak tanımlar. Dünya üzerindeki her hak ödenir de annenin hakkı ödenmez. Bu açıdan, annelerimizin hakkının manevi mesuliyetinden kurtulmanın tek yolu, onların rızalarını kazanmak, hayır dualarını elde etmektir. Özellikle yaşlılıklarında annelerimize sahip çıkmak, hizmetinde bulunmak, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek, bir insan olarak asla göz ardı edilemeyecek bir sorumluluktur. Cennet ayaklarının altında olan annelerimizin başımızın üstünde yeri olmasından daha doğal ne olabilir?

Öyle inanıyorum ki, annelerimiz bu seneki “Anneler Günü”nü daha farklı bir duygu yoğunluğu ve umutla yaşıyorlar. Çünkü ülkemiz annelerimize büyük acılar yaşatmış terörü bütün boyutlarıyla bitirme noktasında çok aydınlık ve güzel bir sürecin içinde bulunuyor. Türkiye, milletimizin de büyük desteğiyle, huzura, barışa ve kardeşliğe giden bir yolda emin adımlar atıyor. Annelerimiz çok acı çektiler, çok gözyaşı döktüler. İnşallah artık onların gözyaşlarının dindiği, kaygılarının yerini umuda bıraktığı bir huzur mevsimine giriyoruz.

Her şeyin hızla değiştiği bir hayatta, hiçbir zaman değişmeyen tek bir şey var: Annelerimizin gönüllerindeki sevgi ve dillerindeki hayır-duanın sıcaklığı. Bu duygular içinde, bizleri en zor şartlarda yetiştiren, merhameti, şefkati, karşılıksız ve sınırsız sevgisi ile hepimizin hayata tutunmasını sağlayan, vefanın ve cefanın adı olan bütün annelerimizin anneler gününü minnet ve şükranla kutluyor,  ellerinden öpüyor, saygı ve sevgiler sunuyorum.”