Millet, İradesinin Arkasındadır

Yolsuzluk kılıfıyla sahnelenen oyun artık her yönüyle deşifre oldu.

Evet, bu bir oyundur.

Bu bir tertiptir.

Bu bir tezgâhtır.

Bu, gezi ve dershaneyle sürdürülen komploların yeni bir halkasıdır.

Bu, iç ve dış odakların ortaklaşa oynadığı, millete karşı yapılmış bir operasyondur.

Bu, dik durarak karanlık odakların bütün oyunlarını bozan, milletine sevdalı Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı siyasal denklemin dışında tutmak isteyenlerin ülkenin ve milletin başına sarmak istedikleri, yeni bir ihanet operasyonudur.

Uzun bir zamandır sürdürülen sinsi ve karanlık tezgâhların, artık vaktinin geldiğine inanılarak tam da seçimlere birkaç ay kala tedavüle sürülmesini kimse bu millete yolsuzluk operasyonu diye yutturamaz.

Nitekim yutturamadı.

Daha önce birçok tuzağı, kumpası ve komployu boşa çıkarmış millet bunu da boşa çıkardı.

 

Cuma akşamı İstanbul Atatürk havalimanında on binlerin Başbakanımızı karşılarken gösterdiği coşku ve heyecan bunun en güzel örneğidir.

Biliyoruz; artık bu tür süreçlerde Başbakanımızın milletimizce havaalanlarında karşılanması bir gelenek haline geldi.

Ancak bir gerçeğin altını çizelim ki;

Cuma günkü Başbakanımızı karşılamak adına gösterilen yoğun katılım, heyecan, destek ve coşkuyu daha öncekilerle kıyaslamak imkânsızdı.

 

One minit olayından bile daha büyük bir coşku vardı.

Bunun elbette özel bir anlamı var.

Millet bu tür karanlık oyunlara karşı müthiş bir tepki içinde.

Tertiplerin herhangi bir politik konuya değil, doğrudan kendisine ve iradesine yönelmesinden müthiş rahatsız.

Millet iradesine sahip çıkıyor.

Millet Başbakanına sahip çıkıyor.

Millet demokrasiye sahip çıkıyor.

Millet kendi iradesi üzerinde kurulmak istenen vesayetin hiçbir türüne asla razı olmuyor, egemenlik hakkına ortak olmaya çalışanlara demokrasi içinde bütün gücüyle dur diyor.

 

Siz de dikkat etmişsinizdir;

Artık Başbakanımız hangi şehre gitse, orada milletin coşkusu ve heyecanı meydanlara bir başka şekilde yansıyor.

Hele Atatürk Havalimanında on binlerin hançerelerini yırtarcasına “Dik dur eğilme, bu millet seninle” diye haykırışı, içeride ve dışarıda tertip peşinde koşanlara karşı milletimizin verdiği en güzel cevaplardan biriydi.

Kim ne derse desin…

Kim hangi karanlık tertipleri sahnelerse sahnelesin…

Bu millet iradesini kimsenin yağmalamasına izin vermez.

Bu millet Başbakanını tertiplere, kumpaslara, komplolara yedirmez.

Bu millet artık yoksulluğa, yolsuzluğa, bir gecede 20 bankanın hortumlandığı o eski düzene geçit vermez.

Herkes bilmelidir ki, medya gruplarının, sermaye çevrelerinin, faiz lobilerinin, iç ve dış karanlık odakların siyaseti dizayn ettiği, millete yol, ülkeye yön çizdiği dönemler artık geride kalmıştır.

“Seçimler yaklaşmışken tam vaktidir” diye Millete oyun oynamaya kalkanlar, artık bu milleti tanımanın tam vakti olduğuna inansalar, kendileri için daha iyi olur.